Duha Suresi Tefsir

Question

Duha Suresi

Duha Suresi

SORU: Duha sûresini tefsir edermisiniz?

CEVAP: Allah Teâlâ Dûha sûresinde şöyle buyurmaktadır:

Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye andolsun ki, rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı. Gerçekten senin için âhiret dünyadan daha hayırlıdır. Pek yakında rabbin sana verecekte hoşnut olacaksın. O, seni yetim bulup barındırmadı mı? Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? Seni fakir bulup zengin etmedi mi? Öyleyse yetimi sakın ezme. El açıp isteyeni de sakın azarlama, rabbinin nimetini minnet ve şükranla an.

Allah Teâlâ, Rasûlü için kuşluk vaktine yemin ediyor. Duha, gündüzün aydınlığı demektir. Karardığı, sükûne erdiği ve karanlığı iyice koyulaştığı zamanki geceye de yemin ediyor. Bunun akabinde de rabbinin ona yardımcı olacağına dair teminat veriyor; birbirine küsenler gibi rabbi ona küsmedi, onu terketmedi ya da ona kızıp öfkelenmedi. Şüphesiz ki âhiret -ki âhiret Allah Teâlâ’nın yanında olan şeylerdir-Allah’ın Rasûlü için dünyadan ve gelip geçici dünya metaından daha hayırlıdır. Allah’ın onun için ahirette kendi katında hazırladığı şeyler dünyada verdiği iyiliklerden daha çoktur ve daha büyüktür. Allah Teâlâ ahirette ona o kadar çok şey verecek ki nail olduğu bu büyük lütuf sebebiyle fazlasıyle memnun kalacaktır. Bunların başında da ümmeti hakkındaki şefaati vardır.

Sonra Allah Teâlâ Rasûlüne verdiği bazı nimetleri hatırlatıyor: O bir yetim idi, onu barındırdı ve zengin etti. Ona barınak temin etti, güçlendirdi ve kuvvetlendirdi. Allah Teâlâ, Peygamberini peygamber olmadan önce peygamberliğin işaretlerinden ve şeriatin hükümlerinden habersiz, ve şaşkın bir halde buldu ve onu nübüvvete ve şeriat ahkamına ulaştırdı. Onu sapık bir toplum içinde buldu ve onların arasından kendisine tevhidin ve nübüvvetin yolunu gösterdi. İnsanlar arasında bilinen önemli bir şahsiyet haline getirdi. Allah Teâlâ onu fakir bir halde buldu ve onu zengin etti. Kendisine verdiği rızık ve mevki ile onu hoşnut etti.

Allah Teâlâ Peygamberine, verdiği bu nimetler için kendisine teşekkür etmesini, ihtiyacını arzeden kimseyi azarlamamasını emretti, Bu kişi kendisinden mal da isteyebilir, bilgi veya yardım da isteyebilir, Ona ya istediğini verir, ya da onu söz veya herhangi bir işaretle azarlamadan yumuşak bir cevapla geri çevirir. Allah Teâlâ, Peygamberine rabbinin verdiği nimetleri minnet ve şükranla anmasını emretti. Ona peygamberliği, Kur’an’ı ve bütün hayırları bahşetti. Verdiği bu sayısız nimetlerden dolayı O’na davranışlanyle ve sözleriyle teşekkür etmesi gerekir.

BENZER KONULAR:

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answers ( 2 )

  1. Sultan Fatih
    0
    2023-06-13T17:07:09+03:00

    Duha Suresi, Kur’an-ı Kerim’in 93. suresidir ve 11 ayetten oluşur. Surenin tefsiri İslam alimleri tarafından çeşitli yönleriyle ele alınmıştır. İşte Duha Suresi’nin bazı tefsir örnekleri:

    Duha Suresi, Peygamber Hz.Muhammed’in (sallallahu aleyhi ve sellem) sıkıntılı bir dönemdeki moralini yükseltmek, kendisine vahyin devam edeceğini bildirmek ve O’nu teselli etmek amacıyla indirildiği belirtilir.

    Surenin ilk ayeti olan “Duha” kelimesi, “sabahın aydınlığı” veya “orta zaman” anlamına gelir. Bu kelimenin geçmesiyle birlikte sure, umutlu bir atmosferde başlar ve vahyin güzellik ve bereketle dolu olduğunu ifade eder.

    Surenin devamındaki ayetler, Allah’ın peygamberine olan sevgisini ve ona lütuflarını anlatır. Peygamber Hz.Muhammed’e (sallallahu aleyhi ve sellem) vahyin kesilmeyeceği, Rabbinden fazl-ı azîm (büyük lütuf) alacağı bildirilir.

    Duha Suresi, aynı zamanda insanlara da öğütler içerir. İnsanlar, Rabb’inin nimetlerini unutmamalı ve nankörlük etmemelidirler. Herkesin kendi nimetlerini düşünmesi ve Rabbine şükretmesi gerektiği vurgulanır.

    Surenin sonunda ise Allah’ın büyük nimetlerine karşı şükretmeyenleri uyarır ve kıyamet gününde hesap vereceklerini hatırlatır.

    Bu tefsir örnekleri, Duha Suresi’nin genel mesajlarını ve anlamlarını yansıtmaktadır. İslam alimleri, bu sureyi tefsir ederken farklı açılardan yorumlar yapabilir ve derinlikli anlam arayışında bulunabilirler. Ancak temelde Duha Suresi, peygamberin tesellisini ve Allah’ın lütuflarını anlatırken aynı zamanda insanlara da öğütler sunar.

    En iyi cevap
  2. Duha Suresi Tefsiri

    Duha Suresi, Kur’an-ı Kerim’in 93. suresidir ve 11 ayetten oluşur. Medine döneminde indirilmiştir ve ismini “Duha” kelimesinden alır. “Duha”, sabahın aydınlığı veya günün ilk ışıkları anlamına gelir. Bu sure, özellikle sıkıntılı dönemlerde sabır ve Allah’a güven konusunda önemli mesajlar verir.

    1. İlk Ayet (Ve’l-duhâ)
    “Ve’l-Duhâ” – “Sabahın aydınlığınıand olsun”

    Bu ayet, Allah’ın sabahın aydınlığını bir yemin olarak gösteriyor. Burada, sabahın ışığı Allah’ın yaratılışındaki düzeni ve her günün yeniliğini simgeler. Aynı zamanda insanın karanlıklardan aydınlığa geçişi gibi bir anlam taşır. Allah’ın rahmetinin her zaman taze ve yenilikçi olduğunu anlatır.

    2. İkinci Ayet (Ve’l-leyl-i izâ sejâ)
    “Ve’l-leyl-i izâ sejâ” – “Geceye ve ona iyice yatınca”

    Gece, yaratılışın bir parçası olarak dinlenme, huzur ve istirahat zamanıdır. Bu ayette gece, Allah’ın varlıkları dinlendiren ve her şeyin istikrar içinde gelişmesine yardımcı olan bir unsur olarak betimlenir. Bu, hayatın denge ve düzenini simgeler.

    3. Üçüncü Ayet (Ma wadda’ke rabbüke ve mâ kalender)
    “Ma wadda’ke rabbüke ve mâ kalender” – “Rabbin sana ne öfkelendi, ne de seni terk etti.”

    Bu ayet, Resulullah (s.a.v)’e yönelik bir teselli ayetidir. Özellikle İslam’ın ilk yıllarında, peygamberimizin karşılaştığı zorluklar ve vahyin kesildiği dönemde bu ayet inmiştir. Allah, Resulüne kesinlikle öfkelenmemiştir ve O, kullarını terk etmez. Bu, Allah’ın kullarına olan sevgisini ve sabırla ilgilidir.

    4. Dördüncü Ayet (Ve le’lâhiretu hayrun leke minel-ûlâ)
    “Ve le’lâhiretu hayrun leke minel-ûlâ” – “Ve elbette ahiret, sana dünyadan daha hayırlıdır.”

    Bu ayette, dünya hayatının geçici ve az olan bir fayda sunduğuna dikkat çekilir. Asıl önemli olan ve daha değerli olan şey ahirette kazanılacak olan ebedi mutluluktur. Bu, insanın her şeyini dünya için değil, ahiret için planlamasını teşvik eder.

    5. Beşinci Ayet (Ve le’sofu yu’tiyke rabbüke fetarda)
    “Ve le’sofu yu’tiyke rabbüke fetarda” – “Rabbin sana verecek, ve sen de razı olacaksın.”

    Allah, peygamberine verdiği nimetlerin çok daha fazlasını verecektir. Burada, Allah’ın vaadi ve sevgisi, O’na teslim olanların, sabredenlerin karşılığını her türlü zorluk ve sıkıntının ardından mutlaka alacaklarını gösterir.

    6. Altıncı Ayet (Alam ya’cıke yetîman feâvâ)
    “Alam ya’cıke yetîman feâvâ” – “Yetim iken seni barındırmadı mı?”

    Peygamber Efendimizin (s.a.v) çocukluk dönemine atıfta bulunur. O, babasız büyüdü ve annesi de çok erken öldü. Ancak Allah, O’nu yetimken korudu, kolladı ve hayatını yönlendirdi. Burada, Allah’ın ne kadar merhametli ve koruyucu olduğu vurgulanır.

    7. Yedinci Ayet (Ve vejedeke dallan fahedâ)
    “Ve vejedeke dallan fahedâ” – “O seni sapmış buldu da doğru yola iletti.”

    Burada, Resulullah’ın gençlik dönemindeki arayışına ve doğru yolu bulmak için yaşadığı içsel çabalarına dikkat çekilir. Allah, O’nu hem dışsal hem de içsel bir kılavuzlukla doğru yola iletmiştir. İnsan, Allah’a yöneldiğinde kaybolmuş olsa bile O, onu doğru yola sevk eder.

    8. Sekizinci Ayet (Ve vejedeke â’ilen fe’gnen)
    “Ve vejedeke â’ilen fe’gnen” – “Ve seni fakir buldu da zenginleştirdi.”

    Resulullah’ın hayatındaki maddi zorluklara rağmen Allah’ın O’nu nasıl zenginleştirdiğini anlatır. Bu zenginlik, maddi değil, manevi bir zenginliktir. Allah’ın verdiği rehberlik ve huzur, gerçek zenginliktir. Bu ayet, sabır ve inançla geçen zorlukların ardından gelen ödülün önemini vurgular.

    9. Dokuzuncu Ayet (Fa’amel li’mâtâ)
    “Fa’amel li’mâtâ” – “O zaman, nefsini memnun etmek için Allah’a ibadet et.”

    Burada Allah, insanın O’na karşı şükür ve minnet duygusuyla hareket etmesi gerektiğini vurgular. Bu, Allah’a olan minnettarlığın somut bir ifadesidir.

    10. Onuncu ve Onbirinci Ayetler
    Duha Suresi’nin son iki ayeti, Allah’ın nimetlerinin çokluğu ve her türlü sıkıntının sonrasında gelen iyiliklerin hatırlatıldığı ayetlerdir. Burada, insanların daha önce yaşadıkları zorlukları unutmamaları gerektiği ve onların akıl ve kalplerinde Allah’a şükretmeleri gerektiği belirtilir.

    Sonuç olarak:
    Duha Suresi, peygamberimize ve bütün müminlere sabır, güven ve Allah’a tevekkül etmenin önemini anlatan, manevi derinliği yüksek bir suredir. Hayatta karşılaşılan zorlukların geçici olduğu, her zaman bir çıkış yolu olduğu ve asıl değerli olanın ahiret olduğu mesajını verir.

    Bu sure, ruhani huzurun ve kalpten gelen bir güvenin Allah’a olan teslimiyetle mümkün olduğunu gösterir.

Cevapla