Küs kalmanın dini ölçüsü ve hükmü nedir

Question

Küs Kalmanın Ölçüsü ve Hükmü 

Açıkça haram işleyen ve bundan dönmeyen birine üç gün küs kalınabilir, bu caizdir. 3 gün geçince barışmak gerekir. Barışmanın en az ölçüsü selam vermektir.
Küsme işi Allah için olmalıdır Allaha karşı haddini aştığı için olmalıdır.

Küsmek; konuşmayı, ilişkiyi kesmek demektir. Dinimiz, Müslüman’ın Müslüman’a küsmesini üç günden fazla olduğu zaman haram kılmıştır. Ancak üç gün küs kalınabilir. Bu, küs kalmayı teşvik değil, aksine insanın içini boşaltması, dargınlıktan oluşan kızgınlığı gitmesi için üç günlük bir süre tanımak demektir. Allah için protesto etmek, küs olmak değildir. Haram işleyen birisini, kâfirlerle ilişki içerisinde olan birisini, Müslüman’a zulmeden birisini protesto için uzun süre de küs kalınabilir. “Selamun aleykum” der “Ve aleykümselam” diye cevap verilirse küslük de bitmiş olur.

CEVAP:

Küs Kalmanın Dini Ölçüsü ve Hükmü Nedir?
(Ayet ve Hadislerle Açıklamalı )

Giriş

İslam dini, bireyler arası ilişkilerde sevgi, hoşgörü ve barış ortamını esas alır. Bu bağlamda müminlerin birbirine küs kalması, kin tutması ya da dargınlıkla uzun süre geçirmesi hoş karşılanmamış, hatta yasaklanmıştır. Kur’ân-ı Kerîm ve Sünnet, küs kalmanın süresi, hükmü ve çözüm yolları hakkında açık hükümler getirmiştir.

1. Küs Kalmanın Hükmü

İslam’da küs kalmak, özellikle üç günden fazla sürerse harama yakın mekruh kabul edilmiştir. Hatta bazı alimlere göre bu davranış, günah kapsamına girer. Çünkü müminlerin aralarının bozulması, şeytanın arzu ettiği bir durumdur.

2. Ayetlerle Küs Kalmanın Hükmü

Kur’an’da doğrudan “küs kalma” ifadesi geçmese de, müminlerin arasını düzeltmeye teşvik eden ve birlik içinde olmalarını emreden birçok ayet vardır:

“Müminler ancak kardeştir. O hâlde kardeşlerinizin arasını düzeltin.”
(Hucurât, 49/10)

Bu ayet, müminler arasında oluşabilecek dargınlık ve küskünlüklerin mümkün olan en kısa sürede sona erdirilmesi gerektiğini açıkça bildirir. Çünkü iman bağı, kan bağından daha kuvvetlidir.

3. Hadislerle Küs Kalmanın Sınırı

Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem), küs kalmanın süresini net bir şekilde açıklamıştır:

“Bir Müslümanın din kardeşiyle üç günden fazla dargın durması helâl değildir. İkisi karşılaştıklarında biri yüzünü öbüründen çevirir, diğeri de yüzünü öbüründen çevirir. Aralarındaki en hayırlı kişi, selamı ilk verendir.”
(Buhârî, Edeb 57; Müslim, Birr 23)

Bu hadis, küs kalmanın en fazla üç gün olabileceğini bildirmiştir. Bu süreden sonra barışmamak dinen yasaktır.

4. Selamı İlk Veren Daha Faziletli

Efendimiz (s.a.v.), barışma konusunda ilk adımı atanın daha üstün olduğunu haber vermiştir. Bu, barışmanın teşvik edildiği ve ilk adımı atmanın faziletli bir davranış olduğuna işarettir.

“Size insanların en hayırlısını haber vereyim mi? O, arkadaşları ile iyi geçinen ve onlar da kendisiyle iyi geçinen kimsedir.”
(Taberânî, el-Mu‘cemü’l-Evsat, 6/166)

5. Küs Kalmak Hangi Durumda Câiz Olabilir?

Bazı alimler, dini gerekçelerle (örneğin günah bir fiili engellemek, zararlı bir ilişkiyi kesmek gibi) birine küs kalmanın, bir eğitim veya ıslah yöntemi olarak geçici süreyle caiz olabileceğini söylemişlerdir. Ancak bu durumda da niyet; öç almak değil, ıslah etmek olmalıdır.

6. Küs Kalmanın Zararları

Küs kalmak:

Kalpleri katılaştırır.

Toplumsal dayanışmayı bozar.

Akrabalık bağlarını koparır.

Şeytanın araya girmesine zemin hazırlar.

Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurur:

“Şeytan, Arap yarımadası’nda kendisine tapılmayacağından ümidini kesmiştir. Ama insanların arasını açmak suretiyle onları birbirine düşürmekten ümidini kesmiş değildir.”
(Müslim, Sıfâtü’l-Kıyâme 39)

7. Sonuç

İslam’da küs kalmak, müminler arasında fitne ve ayrılığa neden olduğu için hoş karşılanmaz. Üç günden fazla sürmesi haram sayılmış ve müminlerin birbirine selam vererek barışmaları teşvik edilmiştir.

Özet Maddelerle Hüküm

Küs kalmak üç güne kadar caizdir. (Müslim)

Üç günü geçen küskünlük haramdır.

Barışma konusunda ilk adımı atan daha hayırlıdır. (Buhârî)

Kardeşlik bağı korunmalı, aralar düzeltilmelidir. (Hucurât 49/10)

Kaynakça

Kur’an-ı Kerîm, Hucurât Suresi, 49/10

Sahîh-i Buhârî, Kitâbü’l-Edeb, 57

Sahîh-i Müslim, Kitâbü’l-Birr, 23

Taberânî, el-Mu‘cemü’l-Evsat, 6/166

Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 264

Diyanet İşleri Başkanlığı, İlmihal-II, s. 118-120

Dini Siteler

BENZER KONULAR:

Halvet (Nikahsız olan kadın ve erkeğin baş başa kalması)

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answers ( 2 )

    1
    2021-08-06T23:26:20+03:00

    Küsmek; Müslüman’ın Müslüman kardeşine caiz değildir. Fakat kişi açıkça haram işliyor ise uyarılara rağmen hala yapmış olduğu davranışa devam ediyor ise bu kişi ile küsmek caiz olmaktadır.

    Müslüman’ın Müslüman kardeşine üç günden fazla küs kalması, dargın durması asla caiz değildir. Barışmanın en asgari ölçüsü ise selam vermektir. Selam veren, ve verilen selamı alan kişi arasında küslük yok demektir. Küsme işi Allah için olmalıdır Allaha karşı haddini aştığı için olmalıdır.

    En iyi cevap
  1. Küs kalmak, İslam’da hem kişisel ilişkiler hem de toplumsal barış açısından önemli bir konu olarak ele alınır. Küs kalmanın dinî ölçüsü ve hükmü, İslam’daki kardeşlik, birlik ve beraberlik anlayışına dayalı olarak şekillenir.

    Küs Kalmanın İslam’daki Hükmü
    İslam’a göre, Müslümanlar arasında küslük, hoş bir davranış değildir ve genellikle tavsiye edilmez. İslam, müminlerin birbirleriyle barış içinde olmalarını ve kalplerinin birbirine yakın olmasını ister. Küslük, hem bireysel hem de toplumsal açıdan olumsuz sonuçlar doğurabilir.

    Küs Kalmanın Dinî Hükmü
    İçtenlikle barışma: İslam, küs kalan kişiler arasında barışmanın gerekliliğine vurgu yapar. Kur’an-ı Kerim’de, “Eğer iki mümin birbirleriyle savaşırsa, aralarını düzeltin.” (Hucurât, 49/9) ayeti ile barışın ve uzlaşmanın önemi ifade edilmiştir. Burada, müminlerin birbirleriyle anlaşmazlık durumunda kalmış olmaları halinde, aralarını düzeltmeleri gerektiği vurgulanmaktadır.

    Hadislerde küslükle ilgili uyarılar: Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de hadislerinde, “İki Müslüman birbirleriyle küserse, üç gün geçtikten sonra barışmazlarsa, her ikisi de günahkâr olur.” (Buhari, Edeb 27) buyurmuştur. Bu hadis, küslüğün uzun süre devam etmesinin hoş karşılanmadığını gösterir. Küslük üç günden fazla sürmemelidir.

    Küs kalmanın haram olduğu durumu: Küslüğün haram olduğu durumlar da vardır. Örneğin, kişi kasıtlı olarak, kin ve nefretten dolayı kardeşini dışlıyorsa, bu davranış haram olur. İslam’da insanları dışlamak ve onlarla kalıcı küslükler kurmak, bireysel ve toplumsal açıdan zararlıdır.

    Üç günden uzun küslük haramdır: Hadislerden bir başka örnek de “Bir Müslüman, kardeşiyle üç günden daha fazla küsmemelidir.” (Buhari, Edeb 27) şeklinde gelir. Burada üç günün üzerinde süren küslüğün kötü bir şey olduğu ifade edilmiştir.

    Küs Kalmanın Olumlu Durumları
    Bununla birlikte, her küslük durumu kötü değildir. Bazen küslük, birinin kötü davranışlarını düzeltmesi için geçici bir yöntem olabilir. Bu tür durumlar da İslam’da kabul edilebilir.

    Örneğin:

    Bir kişi, diğerinin kötü davranışlarını düzeltmesi amacıyla onu bir süre dışlayabilir. Fakat, bu durumda da küs kalmanın süresi sınırlı olmalı, belirli bir zaman sonra aralarındaki ilişki düzeltilmelidir.

    Küslüğün başka bir olumlu nedeni de, birine hatasını anlatmak veya birinin yanlışını düzeltmek için süre tanımaktır.

    Küslükten Sonra Barışma
    İslam, küslükten sonra barışmanın önemine de sıkça değinir. Küs kalan kişiler, birbirlerine selam vermek ve samimi bir şekilde barışmak için gayret göstermelidirler. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de şöyle buyurmuştur: “Selamlaşmak, kalpleri yumuşatır.” (Tirmizi, İman 17) Bu, birisinin gönlünü almak ve kalpleri birleştirmek için selamlaşmanın ne kadar önemli olduğunu vurgular.

    Sonuç
    Küs kalmak, İslam’da hoş karşılanmaz ve kişilerin birbirleriyle barış içinde olmaları tavsiye edilir. Küs kalma durumu, bireylerin yanlış anlamalarından ya da haklı bir neden sonucu geçici olabilir; fakat bu durumun uzun sürmemesi ve barışmanın sağlanması gerekir. Küs kalmak, kin beslemek ve intikam almak gibi olumsuz duygulara yol açmamalıdır. Müslümanlar arasında kardeşlik bağlarının korunması esastır.

Cevapla