Şafii Mezhebinin görüşleri

Question

İMAM ŞAFİİ’NİN GÖRÜŞLERİ

Şafii Mezhebinin yayılma dönemi, Şâfii Mezhebinin Tedvin Dönemleri

Şafii mezhebi, kurucusu eliyle gerçekleşen iki içtihat dönemine ayrılır:

Birinci Dönem: Bağdat’ta yaydığı mezhebidir. Bu, kadim mezhebi diye bilinir. el-Hucce adlı eseri bu dönemi temsil eder. Bu eseri ez-Za`ferâni, Şafii’nin okuması ile tedvin etmiştir.

İkinci Dönem: 199 yılında Mısır’a gittikten sonra eserlerini gözden geçirmeye ve bu eserlerindeki görüşleri dikkatle tetkik edip bazılarını terk etmeye, diğer bir kısmını da kabul etmeye başladı. Bundan sonra da vardığı sonuçları tedvin etti. Bu yeni eserlerini de Rebi` b. Süleyman rivayet etmiştir. Şafii, Bağdat’ta yazdıklarını Mısır’da kendi el yazısıyla istinsah etti (kopyaladı). Ayrı; kendisi, “Benden Bağdat’taki kitabımı rivayet edenlere bu işi yapmalarını helal etmiyorum” demiştir.

Benzeri konular:
devam etmekte 0
2020-08-14T16:20:49+03:00 1 Son Cevaplar 75 görüntüleme
0
Dini Soru Cevap

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

  1. Muhammed Samir
    0
    2025-02-21T21:57:21+03:00
    Cevapla

    İmam Şafii, İslam hukukunun önemli isimlerinden biri olup, Şafii mezhebinin kurucusudur. Şafii mezhebi, özellikle fıkıh (İslam hukuku) alanında belirgin bir yaklaşım sergiler. İmam Şafii’nin görüşleri, genel olarak İslam hukukunun temellerini, kaynaklarını ve bu kaynaklardan nasıl hüküm çıkarılması gerektiğini belirleyen önemli bir metin olmuştur.

    İmam Şafii’nin görüşlerine genel bir bakış:

    1. Kaynaklar:
    Kur’an: Şafii, İslam hukukun en üstün kaynağının Kur’an olduğunu kabul eder. Kur’an’daki hükümler değişmez ve doğrudan uygulanabilir.
    Sünnet: İmam Şafii, sünneti, yani Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) sözleri, davranışları ve onaylarını, Kur’an’dan sonra en güçlü delil olarak kabul eder. Sünnetin, Kur’an’a aykırı olmaması gerekir.
    İcma: İcma, alimlerin bir konuda görüş birliği yapması anlamına gelir. Şafii mezhebinde, belirli bir konuda icma oluşmuşsa, bu da geçerli bir delil olarak kabul edilir. Ancak, icma, sınırlı bir alanı kapsar ve Şafii, icma’nın ancak alimler arasında gerçekleşmiş bir görüş birliği olduğunda geçerli olduğunu savunur.
    Kıyas (Analojik düşünme): Şafii mezhebi, kıyas yöntemine de önem verir. Kıyas, benzer bir olayda uygulanan hükmün, benzer bir durumda da uygulanması gerektiği fikridir. Şafii, kıyasın, doğrudan Kur’an ve Sünnet’te yer almayan ancak benzer nitelikteki durumlar için geçerli olduğunu savunur.
    2. İctihad (Bağımsız Hukuk Yorumlama):
    İmam Şafii, her müçtehidin kendi ictihadını yapabilmesi gerektiğini belirtmiştir. İctihad, mevcut delillerin ışığında, bir konu hakkında hukuki görüşler ortaya koyma çabasıdır. Şafii, bu konuda alimlerin görüşlerini dikkate almış, ancak her dönemde yeni meseleler için yorumların yapılması gerektiğine inanmıştır.

    3. Fıkıh Usulü:
    İmam Şafii’nin en önemli katkılarından biri, fıkıh usulünü (hukuk metodolojisi) sistematik bir şekilde düzenlemesidir. Fıkıh usulü, hukukçuların, İslam hukukunun kaynaklarını nasıl kullanacaklarına dair bir yöntem ortaya koyar. İmam Şafii, bu alanda ilk defa ayrıntılı bir sistem geliştiren kişidir. Onun bu alandaki çalışmaları, diğer mezheplerin hukuk usullerini de etkilemiştir.

    4. İhtilaflar ve Hüküm Çıkarma:
    Şafii, müçtehidlerin aynı konuda farklı görüşler ortaya koyabileceğini kabul etmiştir. Fakat onun görüşlerine göre, bir hukuki meselede hüküm çıkarılırken, ilk olarak Kur’an’a bakılır, ardından Sünnet’e, sonra ise icmaya ve kıyasa başvurulur. Şafii mezhebi, bu sıralamaya sıkı sıkıya bağlı kalır.

    5. Sahabe ve Tabiin’in Görüşleri:
    Şafii, sahabe ve tabiinin görüşlerine de büyük önem vermiştir. Ancak onların görüşlerini, dini kaynaklardan bağımsız şekilde, sadece birer görüş olarak değerlendirmiştir. Yani, sahabe ve tabiinin görüşleri, Şafii’ye göre, kıyas ve diğer metodolojik kurallara aykırı olmadığı sürece dikkate alınabilir.

    6. Zorlama ve Kolaylık:
    İmam Şafii, İslam hukukunun, insanlara kolaylık sağlaması gerektiğini savunmuştur. Dinin getirdiği hükümler, bireyleri zorlayıcı değil, aksine onlara kolaylık sunmayı amaçlar.

    7. Redd-i Bid’at (Yeni Eklemeler):
    Şafii, dini yeniliklere karşı temkinli bir tutum benimsemiştir. Bid’at, İslam’a sonradan eklenen veya değiştirilmiş inanç veya ibadetlerdir. Şafii, İslam’ın özüne aykırı olan yeniliklerin kabul edilemez olduğunu savunmuştur.

    8. Fetvalar ve Uygulamalar:
    İmam Şafii’nin fetvaları, dönemin sosyal ve kültürel yapısına bağlı olarak farklılık gösterebilmektedir. Şafii mezhebi, zamanla farklı coğrafyalarda farklı biçimlerde uygulanmış olsa da, temel prensipler her zaman korunmuştur.

    Özetle:
    İmam Şafii’nin hukuk anlayışı, İslam hukukunun sistematik bir biçimde anlaşılmasına büyük katkı sağlamış ve mezhebinin temelini atmıştır. Kur’an ve Sünnet’e dayalı bir yaklaşım benimseyen Şafii, kıyas ve diğer usul yöntemleriyle İslam hukuku açısından yenilikler getirmiştir. Ayrıca, Şafii mezhebi, adalet, kolaylık ve doğruluğa dayalı bir hukuk anlayışı sunmayı amaçlamıştır.

Cevapla