Paylaş
İslamda kimlerin şahitliği geçerlidir?
Question
Şehidlerin adil olmaları şart mıdır? şahit kime denir?
Kimlerin şahitliği geçerli değildir?
Âyette şâhidlerin sayıları dışında hiçbir vasıf zikredilmemiştir. Bu yüzden, âlimler şâhidlerin vasıfları hususunda ihtilâf etmişlerdir. İmâm Şâfiî’ye (rh.a.) göre, bütün şahâdet hukukunda olduğu gibi bu husustaki şahâdette de şâhidlerin âdil olması şarttır. Aksi halde şahâdetleri kabul edilemez.
Hanefîlere göre ise fâsık bir kimsenin şahâdeti de kabul edilir. İşte alimler arasındaki ihtilafın kaynağı burasıdır.
Bir zina iftirâsında şâhidlik yapan dört fâsıkın şahâdetleri, İmâm Şâfiî’ye göre geçersiz ve bunların sözleri de bir iftirâdır. Bu sebeple bu fâsık şâhidlere de iftirâ haddi uygulanır. Çünkü fâsıklar şahâdet vasıfla rını hâiz olmadıkları için şâhidlik yapamazlar. Eğer yaparlarsa müfterî sayılırlar.
Hanefilere göre ise zina isnâdında bulunan kişi dört şâhid ge tirdiği için iftirâ haddinden kurtulur. Fakat şeriat bu fâsık şâhidlerin şahâdetlerine itibar etmez. Bunların şahâdeti ile ancak zina şüphesi tes bit edilmiş olacağından müfterîden de şâhidlerden de had düşer. Dört fâsık şahidin şahâdeti zina suçunu ispata yeterli sayılmadığından suç isnâd edilene had uygulanamayacağı gibi, kesinleşen bir şüphe üzerine iftirâda bulunduğundan dolayı müfterîden de had düşer.
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
İslam’da şahitlik, özellikle adalet ve güven açısından büyük bir öneme sahiptir. Şahit, bir olayın ya da durumun doğru olduğunu ve gözlemlerine dayalı bilgi sağladığını ifade eden kişidir. Şahitlik, hem bireylerin hem de toplumun huzuru için büyük bir rol oynar. İslam’da şahitlik geçerli olan bazı temel kurallar vardır:
1. Şahitlik Geçerli Olan Kişiler:
Şahitlik, adil olan kişiler tarafından yapılmalıdır. Adil kişi, hem dini hem de ahlaki anlamda düzgün bir hayat süren, haramlardan kaçınan ve İslam ahlakına uygun davranan bir kişidir. Adil olmayan, yani günahkar, suçlu ya da sapkın davranışlar sergileyen bir kişinin şahitliği geçerli kabul edilmez.
Şahitlerin özellikleri şunlar olabilir:
Müslüman olmak: İslam’a inanan bir kişi şahitlik yapabilir. Gayrimüslimlerin şahitliği, özellikle İslam hukuku (şeriat) kapsamında geçerli olmayabilir.
Akıl sağlığı yerinde olmak: Akıl hastalığı ya da delilik durumunda olan kişilerin şahitliği geçerli değildir.
Erginlik: Akıl ve erginlik yaşına ulaşmış bireyler şahitlik yapabilir.
Sadık ve güvenilir olmak: Kişinin dürüst, güvenilir ve doğruyu söyleyen biri olması gerekir.
2. Şehitlerin Adil Olmaları Şart Mıdır?
Şehitler, İslam’da Allah yolunda hayatını kaybeden, dinin ve toplumun korunması için can veren kişilerdir. Şehitlerin, hayatları boyunca adil ve dürüst olmaları beklenir, çünkü adalet İslam’ın temel ilkelerindendir. Ancak şehitlik, genellikle savaş veya dini mücadelerde Allah yolunda canını verenlere verilen bir unvandır. Bu kişiler İslam hukuku çerçevesinde genellikle adil kabul edilir, çünkü mücadeleleri İslam’ın gereklerine uygun olmuştur.
Bir kişi şehit olmasa bile, adil ve dürüst bir yaşam sürdüyse, bu kişinin şahitliği de geçerli olabilir. Şehitlerin kendisi adaletin simgelerindendir, ancak İslam’da yalnızca şehitlik, şahitlik için yeterli bir koşul değildir.
3. Şahit Kime Denir?
Şahit, belirli bir olayın gerçekleştiğini gözlemiş, duyduğunda doğruyu bildiğini beyan edebilecek olan kişidir. Yani, bir kişi bir olayı kendi gözleriyle görmüş veya kulağıyla duymuşsa ve bu olayı doğru bir şekilde bildirebiliyorsa, o kişi şahit kabul edilir.
İslam’da şahitlik yapan kişinin, olayı doğru bir şekilde anlatacak kadar güvenilir ve dürüst olması gerektiği için, şahitlik sadece olayın tanığı olan kimselerle sınırlıdır. Şahitler, mahkemede veya herhangi bir dini ya da hukuki durumda, doğru bilgi vermek zorundadırlar.
Özetle:
Şahitlik, adil, akıl sağlığı yerinde, ergin ve güvenilir kişilere aittir.
Şehitlerin adil olmaları beklenir, ancak şehitlik, adil olmaktan ayrı bir kavramdır.
Şahit, bir olayın doğruluğunu ve yaşanmasını gözlemleyen kişidir.
Bu çerçevede, İslam hukukunda şahitlik çok ciddi bir sorumluluktur ve doğru bilgilendirme büyük önem taşır.