Sevgili peygamberimizin süt anneye verilmesinin sebepleri neler olabilir kısaca
Yetim olarak dünyaya gelen Hz. Muhammed’e, babasından miras olarak beş deve, bir miktar koyun, Ümmü Eymen adlı bir cariye ve bir de doğduğu ev kalmıştı. Doğduğu günden itibaren bir hafta boyunca Ebû Leheb’in cariyesi Süveybe’nin kendisini emzirdiği naklolunur.
Yeni doğan çocuklara Mekke’nin havası çok ağır ve sıkıcı geldiğinden, aynı zamanda küçük yaştan itibaren sağlam bir dil Öğrenmelerinin sağlanması amacıyla onları serin havalı yerlerde oturan süt annelere vermek geleneği vardı. Süt anneleri zaman zaman şehre gelerekyenî doğmuş çocukların aileleriyle pazarlık yaparlar ve ücret karşılığında süt emzirmek üzere anlaşarak çocukları alıp götürürlerdi. Şeref ve cö-mertlikleriyle tanınan Sâ’d kabilesinden Hâris’in zevcesi Halime o hafta ücret karşılığında çocuk alıp götürmek üzere şehre gelmişti. Ancak, komşuları yeterli ücret karşılığında emzirecek birer çocuk buldukları halde ona yetim bir çocuk olan Muhammed (s.a.) kalmıştı. Halime tatmin edici bir ücret alamamak endişesiyle bir süre tereddüt geçirdi. Sonra, içinden gelen hisse uyarak onu alıp götürmeye karar verdi. Hep gerilerde kalan Halime’nin cılız merkebinin, dönüşte öteki kadınların bineklerini geride bırakan bir hızla ilerlediği ve daha o gece Halime’nİn devesinin bolca süt verdiği görüldü.
Halime’nin evine mutluluk, bolluk, bereket getiren Muhammed, diğer çocuklardan farklıydı. Bu konudaki değişik bilgilerin yanı sıra, onun süt annesinin sadece tek memesinden süt emdiği, diğerini ısrarla süt kardeşine terk ettiği de kaynaklardaki nakiller arasındadır.
Halime’nİn yanında dört yıl kalan Mu-hammed’i süt annesi ve kocası Haris, gerekse süt kardeşi ve diğer komşu çocukları çok sevmişlerdi. Nakledildiğine göre bu süre içinde bir ara, beyazlara bürünmüş iki kişi (melek) onu çocukların arasından alıp tenha bir yere götürmüş, kalbini temizleyip nübüvvet nuru ile doldurmuşlardır. Bu olay, siyer kaynaklarında “Şakk-ı Sadr” veya “Şerh-i Sadr” (göğsün yarılması, göğsün açılması) diye anılır.
Dört yıl sonra Halime onu alıp, Mekke’ye getirmiş ve öz annesi Âmine’ye teslim etmiştir.
Hz. Muhammed (s.a.), süt annelerine hayatı boyunca büyük saygı göstermiş ve her bakımdan yardımcı olmuştur. Kendisine sadece yedi gün süt emziren Süveybe’yİ hicretten sonra bile arayıp sormuş, hediyeler göndererek daima gönlünü almıştır. Halime Hatun’a ise her rastladığında “anneciğim, anneciğim”, diye hitabetmiştir. Bir defasında Halime Mekke’ye gelmişti. O sırada Hz. Muhammed Hz. Hatice ile evli idi. Onu görünce, hırkasını çıkarıp yere sermiş, “anneciğim, şöyle buyurunuz, hoşgeldiniz!” diyerek oturtmuştu. Halime’nİn köyünde o esnada kıtlık vardı. Rasûl-i Ekrem, ona kırk koyun vermiş, ayrıca bir miktar erzakı da deveye yükleyip uğurlamıştı.
BENZER KONULAR:
Answers ( 2 )
Siyer kitaplarından bizlere gelen bilgilere göre Rasulullah (sav)’i doğduğu zamandan bir hafta olan süreye kadar Ebu Leheb’in cariyesi Süveybe emzirmiştir. Mekke’nin eski adetlerinden biri de, havasının sıkıcı ve çok sıcak olmasından dolayı ve aynı zamanda çocukların sağlam bir dil öğrenmelerini istedikleri için çocukları doğar doğmaz süt anneye verirlerdi. Süt anneler zaman zaman Mekke’ye gelir, ücret karşılığı olmak üzere ailelerle anlaşırlar, çocukları alıp götürürlerdi. Rasulullah (sav)’in süt annesi Halime’de o hafta Mekke’ye gelmişti. Fakat komşuları kendisinden önce Mekke’ye gelmiş, ücret karşılığı emzirmek için birer çocuk bulmuşlar, Rasulullah (sav) yetim diye kimse O’nu almamıştı. Ve yetim bir çocuk olan Muhammed, Halime’ye kalmıştı. Halime önce tereddüt etmiş, parasını alamamaktan korkmuştu. Sonra içinden gelen bir sesle onu alıp götürdü. Halime Muhammed’i aldıktan sonra evinde bolluk, bereket olmuştur. Yine gelen bilgiler arasında Rasulullah (sav) süt annesinin tek memesinden süt emmiş, diğer memeyi süt kardeşine bırakmıştır. Rasulullah (sav) süt annesi Halime’nin yanında dört yıl kalmış, sonra Halime O’nu öz annesi Amine’ye teslim etmiştir.
Peygamberimiz Hz. Muhammed, annesi Âmine tarafından üç veya dokuz gün emzirildikten sonra, annesinin vefatı üzerine, sütanne olarak Halime bint Ebî Züeyb’in yanına gönderilmiştir. Halime, Sa’d kabilesinden bir kadındı ve o dönemde kıtlık hüküm sürmekteydi. Halime, yoksul bir aileydi ve bu nedenle, Peygamberimiz Hz. Muhammed’i almakta tereddüt etmiştir. Ancak, annesi Âmine’nin ısrarıyla Peygamberimiz Hz. Muhammed’i yanına almıştır.
Halime, Peygamberimiz Hz. Muhammed’i aldıktan sonra sütünde artış olduğunu ve ailesinin maddi durumunun iyileştiğini fark etmiştir. Bu nedenle, Peygamberimiz Hz. Muhammed’i daha da sevmeye başlamıştır. Peygamberimiz Hz. Muhammed, Halime’nin yanında beş yıl kalmıştır. Bu süre zarfında, Halime ve ailesi tarafından büyük bir sevgiyle büyütülmüştür.
Peygamberimiz Hz. Muhammed’in süt anneye verilmesi, onun hayatında önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu süre zarfında, Peygamberimiz Hz. Muhammed, çöl hayatını ve bedevi kültürünü yakından tanımıştır. Ayrıca, Halime ve ailesi tarafından sevgiyle büyütülmesi, onun karakterinin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır.