MEDD-İ MUNFASIL
Medd-i Munfasıl ne demektir?
Ayrı med demektir. Yani, harf-i med ile sebeb-i med olan hemze, ayrı ayrı kelimelerde bulunuyor demektir.
Medd-i munfasıl ne zaman olur?
Harf-i medden biri bir kelimede, harf-i medden sonra gelen sebeb-i med olan hemze de ayrı bir kelimede bulunduğu zaman (Tecvid hükmü) Medd-i munfasıl olur (Yani, Tecvid lisânında buna Medd-i munfasıl denir.).
Medd-i munfasıla misal gösterebilir misiniz?
Cevap : Gösteririm:
يَااَيُّهَا تُوبُوا اِلَي اللّهِاِنَّي اَخَافُ اللّهَ |
Kelimelerinde olduğu gibi.
Bu misallerde görüyoruz ki, harf-i medd’ler (elif, vav, yâ) ayrı kelimede, (yani yâ…, tûbû…, innî…) ayrı kelimeler olup sebeb-i medd olan hemze (Yani, elif) ayrı kelimededir (Yani, eyyühâ, ilallâh ve ehâfü) kelimeleri de ayrı ayrı kelimelerdir.
Medd-i munfasıl ne kadar uzatılır?
Cevap : Medd-i munfasılın meddi, kırâat-ı Âsım ve rivâyet-i Hafs’a göre dört elif miktarı uzatılır.
Medd-i munfasılın meddinin hükmü nedir?
Cevap : Medd-i munfasılın (Tecvid) hükmü câizdir. Yani, kırâat imamları arasında muhtelefün fihtir. Bazı imamlar uzatmış, (medd-i tabiî üzerini ilâve etmiş), bazıları da kasr etmişler (medd-i tabiî gibi bir elif miktarı uzatmışlar) demektir.
Harf-i medd, mukadder (gizli) olur mu?
Cevap : Olur. Bazen harf-i med yazılışta görünmez, okunuşta görünür. Buna mukadder (gizli, yazılışta olmayan) harf-i medd denir.
Misal :
مِنْ عِلْمِهِ اِلَّا… عِنْدَهُ اِلَّابِاِذْنِهِ اَنَّ مَالَهُ اَخْلَدَهُ |
Bu misallerde (min ılmihî) de yâ, (ındehû) ve (enne mâlehû) de vav harfleri gizlidir. Okunuşta var, yazılışta yoktur. Bunlara gizli (mukadder), harf-i medd denir.
Medd-i muttasıl hemzesi ile, medd-i munfasıl hemzesi arasında yazılış bakımından fark (ayrılık) var mıdır?
Cevap : Vardır. Medd-i muttasılın hemzesi ayn harfinin başı gibi yuvarlak yazılır ve harf-i med ile hemze bir kelimede bulunur.
Medd-i munfasılın hemzesi ise, çizgi gibi uzun yazılır ve ayrı ayrı kelimelerde bulunur. Geçen misallere bakınız.
Bazı yerlerde kaide harici (kural dışı) olarak medd-i muttasılın hemzesi uzun elif şeklinde gelmiştir:
Misal :
اَنْ تَبُواَ… اَلسُّواَ … |
Kelimelerinde olduğu gibi.
Bazı yerlerde de kaide dışı olarak Medd-i munfasıl olan kelimelerde de hemzeler ayn başı gibi yuvarlak hemze şeklinde gelmiştir:
Misal :
يَاوَيْلَتَي ءَ اَ لِدُ هَؤُلَاءِ قَالُوا ءَ اِذَا |
Kelimelerinde olduğu gibi.
Bu kelimeler kaide dışı olarak böyle gelmiştir. Umum kaide, medd-i muttusılların hemzeleri yuvarlak, medd-i munfasıl hemzeleri uzun elif şeklinde gelir. Kaide budur.
Medd-i Munfasıl
Med harflerinden biri ve hemze farklı kelimelerde yan yana bulunduğunda, med harfinden önceki harf daha fazla (normal uzatma ölçüsünün 4 katı kadar) uzatılabilir. Bu uygulamaya “Medd-i Munfasıl” denir.
ÖRNEKLER
BENZER KONULAR:
Answers ( 4 )
Meddi munfasıl, tecvid kuralıdır. Meddi munfasıl harfi med dediğimiz (ا-و-ى) den biri olup sebebi med dediğimiz (hemze ve sükun)’dan hemze olup harfi med ile sebebi meddeki hemzenin ayrı ayrı kelimelerde bulunması ile olur. Meddi munfasılın hükmü caizdir. Bazı âlimler dört elif miktarı uzatmış, bazıları Meddi tabii miktarı kadar bir elif miktarı uzatmıştır .
Medd-i munfasıl, Arapça dilbilgisinde bir okuma kuralları terimidir. Medd-i munfasıl, iki sessiz harf arasında bir hareke (znin) bulunması durumunda harfin uzatılması anlamına gelir. Bu uzatma genellikle harfin iki harekeli olarak okunmasını sağlar.
Örneklerle açıklamak gerekirse:
Medd-i munfasıl kurallarına göre, sessiz harfle biten bir kelimenin ardından gelen kelimede hareke bulunursa, sessiz harf uzatılarak okunur. Bu kurallar, Arapça dilinin doğru bir şekilde okunmasını ve telaffuz edilmesini sağlamak için kullanılır.
Not: Arapça dilbilgisi ve okuma kuralları konularında daha kapsamlı bilgi almak için Arapça dilbilgisi kitapları veya dilbilgisi uzmanlarından yardım almanız önemlidir.
Medd-i Munfasıl Nedir?
Medd-i munfasıl, Arapça’da uzatılan harflerin (elif, vav, ya) hemze veya sükunla kesilmesi durumudur. Bu durumda med harfi uzatılır ve hemze veya sükun ayrı bir harf gibi okunur.
Medd-i Munfasıl Örnekleri:
Bu ayette “خَالِقٌ” kelimesindeki “ل” harfi hemze ile kesildiği için meddi munfasıl olmuştur. Doğru okunuşu “hâlikun” şeklindedir.
Bu ayette “لَّهُمْ” kelimesindeki “ه” harfi hemze ile kesildiği için meddi munfasıl olmuştur. Doğru okunuşu “lehum” şeklindedir.
Bu ayette “النَّبِيِّينَ” kelimesindeki “ي” harfi sükun ile kesildiği için meddi munfasıl olmuştur. Doğru okunuşu “en-nebiyyîn” şeklindedir.
Medd-i Munfasıl Kuralları:
Medd-i Munfasıl Öğrenmek:
Medd-i munfasıl, Kur’an-ı Kerim’i doğru okumak için öğrenilmesi gereken önemli bir tecvid kuralıdır. Medd-i munfasıl öğrenmek için:
Medd-i Munfasıl Önemi:
Medd-i munfasıl, Kur’an-ı Kerim’i doğru okumak ve anlamını doğru anlamak için önemlidir. Medd-i munfasıl doğru okunmazsa, kelimenin anlamı değişebilir ve ayetin anlamı bozulabilir.
Medd-i Munfasıl ile İlgili Dikkat Edilmesi Gerekenler:
Medd-i Munfasıl Örnekleri:
Medd-i munfasıl ile ilgili daha fazla bilgi için tecvid kitaplarına veya online kaynaklara başvurabilirsiniz.
“Meddi munfasıl” (مَدِّي مُنفَصِل) terimi, Arapçanın özellikle tefsir ve klasik İslam ilmindeki dil kullanımıyla ilgili bir terimdir. Bu, kelimeler ya da harflerin bir cümlede gereksiz şekilde ayrılması anlamına gelir. Arapçada bu tür kullanımlar bazen bir kelimenin anlamını daha da güçlendirmek amacıyla, bazen de bir dilsel etkileyicilik oluşturmak için yapılır.
İşte Arapçada meddi munfasıl (kelimelerin ayrıldığı) bazı örnekler:
Meddi Munfasıl Örnekleri:
قَالَ رَبُّهُ قَالَ رَبُّهُ
“O, Rabbine dedi. O, Rabbine dedi.”
Bu örnekte “Rabbine” kelimesi gereksiz yere iki kez tekrar edilmiştir. Anlam açısından bir tekrar var, ancak yine de meddi munfasıl olarak kabul edilebilir.
اللَّهُ غَفُورٌ رَحِيمٌ
“Allah, Gafûr ve Rahîm’dir.”
Burada her iki sıfatın birbiriyle ayrılması, anlamda bir ayrım yaratıyor.
وَفَجَّرْنَا الْأَرْضَ عُيُونًا فَاجْتَمَعَ الْمَاءُ عَلَىٰ أَمْرٍ قَدَرٍ
“Ve biz yeri pınarlar olarak patlattık, böylece su birbirine toplandı, belirlenmiş bir emir üzere.”
“Böylece” kelimesinin ayrılması, metnin akışını biraz kesiyor.
إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَةٌ
“Şüphesiz müminler kardeştir.”
Burada “İnnamâ” (şüphesiz ki) kelimesinin vurgulu kullanımı, anlamı daha açık hale getirmekte ancak bir ayrım yaratmaktadır.
وَجَعَلْنَا فِيهَا رَوَاسِيَ
“Ve biz ona dağlar koyduk.”
“Dağlar” kelimesi ile öncesindeki kelimelerin ayrılması anlamı biraz daha yoğunlaştırır.
فَاصْبِرْ صَبْرًا جَمِيلًا
“O zaman güzel bir sabırla sabret.”
Burada “sabır” kelimesinin farklı biçimde ayrılması anlamı pekiştirmeye yönelik.
وَقَالَتِ ٱمْرَأَتُ فِرْعَوْنَ رَبُّهُ ٱلْمُصْلِحُونَ
“Firavun’un karısı dedi ki, Rabbinin düzgün olanları…”
Bu cümlede “Rabbinin” kelimesinin ayrılması ve başka bir öğeyle vurgulanması anlamı güçlendirir.
إِنَّ اللَّـهَ سَمِيعٌ بَصِيرٌ
“Şüphesiz Allah, Semî’dir (işiten) ve Basîr’dir (gören).”
Burada her iki sıfatın da ayrı ayrı kullanılması, anlamın vurgusunu artırır.
يُحْشَرُ النَّاسُ فِى جَمْعٍ
“İnsanlar toplanır.”
“İnsanlar” kelimesinin cümledeki yerinin ayrılması anlamın daha derinleşmesine yol açar.
فِى سُبُلِهِ
“Onun yollarında…”
Bu ifade kelimelerin ardışık bir şekilde ayrılması ile anlamın bir miktar izah edilmesi sağlanır.
Bu tür örnekler, Arapça metinlerde anlamın zenginleştirilmesi ya da bazen ritmik etkiler yaratılması için kullanılır. Meddi munfasıl, bazen edebi bir araç olarak da kullanılabilir, böylece metnin güzelliği artırılır veya bir düşünce daha derinlemesine ifade edilir.