Paylaş
Oruç fidyesi yerine borç silmek
Question
Oruç tutmadım oruç ayında borç para verdim parayı fitre olarak saysam olur mu?
CEVAP:
Oruç tutmadım ayrı TUTAMADIM ayrıdır.
Oruç tutamayan ve ilerde iyileşip tutma imkanı olmayan kişiler fidye verir. Şayet siz çok yaşlı veya hasta iseniz, borç verdiğiniz kişiye parayı diye olarak sayabilirsiniz bir şartla, fakir kişiye “”ben sendeki alacağımı fidye saydım bilgin olsun” demelisiniz
Oruç Borcu ve Fidye Hakkında Detaylı Bilgi
Sorunuzun cevabı, durumunuza göre değişebilir. Bu nedenle konuyu daha detaylı incelemek gerekir.
Oruç Tutamama Sebepleri ve Fidye
Oruç Tutamamak: Kronik hastalık, yaşlılık gibi süreklilik arz eden durumlar nedeniyle oruç tutulamadığında fidye verilir.
Oruç Tutmamak: Mazeretsiz olarak oruç tutmamak günahtır ve kaza edilmesi gerekir. Fidye ile bu borç ödenmez.
Fidye Nedir?
Oruç tutmakta zorlanan kişilerin, her kaçırdıkları gün için belirlenen miktarda bir fakire para veya erzak vermesidir. Fidye, sadece belirli şartları taşıyan kişiler için geçerlidir.
Borcu Fidye Olarak Saymak
Borcu fidye olarak sayabilmeniz için şu şartların gerçekleşmesi gerekir:
Oruç Tutamama Nedeniniz: Kronik bir hastalığınız veya ilerlemiş yaşınız nedeniyle oruç tutamıyor olmanız.
Borç Verdiğiniz Kişi: Borcunuzu fidye olarak saydığınız kişi fakir ve muhtaç olmalıdır.
Bilgilendirme: Borcunuzu fidye olarak saydığınızı borçlu olan kişiye açıkça belirtmeniz gerekir.
Örnek: “Ben senin bu borcunu Allah rızası için fidye olarak kabul ettim. Artık bu borç senin üzerine düşmez.” şeklinde bir ifade kullanabilirsiniz.
Dikkat Edilmesi Gereken, Niyetin Önemidir. Borcunuzu fidye olarak sayarken niyetinizin samimi olması önemlidir. Din Bilginlerine Danışmak: Konu hakkında detaylı bilgi almak ve şüphelerinizi gidermek için bir din alimine danışmanız faydalı olacaktır.
BENZER KONULAR:
Answers ( 4 )
Sadece fidye değil zekat borcu olan kefaret borcu olan 1 kişi alacaklı olduğu fakire vermek istediği zaman yanına gider “benim senden şu kadar para alacağım var ben onu zekata fitre fidye veya yemin kefareti ne saydım bilgin olsun” demesi yeterlidir
Oruç fidyesi, Ramazan ayında meşru bir mazeretle (hastalık, yaşlılık vb.) oruç tutamayan ve bunu kaza etme imkânı olmayan kişilerin fakirlere vermesi gereken bir bedeldir. Fidyenin miktarı, bir kişinin günlük temel gıda ihtiyacını karşılayacak kadar belirlenir ve bu miktar fakirlere verilmelidir (Bakara, 2/184).
Borç silmek, fidye yerine geçmez. Çünkü fidye, fakirin mülkiyetine geçecek şekilde verilmelidir. Eğer birine borç verdiyseniz ve o kişiyi borcundan azat ediyorsanız, bu onun mülkiyetine doğrudan geçmiş bir mal olarak sayılmaz. Yani, borç affetmek bir sadaka olabilir ama oruç fidyesi yerine geçmez.
Eğer fidyenizi vermek istiyorsanız, borç verdiğiniz kişiye ayrı olarak fidye miktarını vermeli ve onun bunu kendisi için kullanmasına izin vermelisiniz. Eğer borçlu kişi gerçekten fakirse ve ona fidye olarak verirseniz, o da aldığı fidye ile borcunu size ödemek isterse, bu durumda alınan para size geri dönmüş olur. Ancak doğrudan “Borç silmeyi fidye yerine sayayım” demek caiz olmaz.
En doğru olanı, fidyenizi ayrı olarak ihtiyaç sahibi birine vermektir.
Borcu zekata ve fidye yeri sayma konusunda açıklamamız e diyanet fetvası
https://www.dinisorusorcevapal.com/soru/borc-dusurmek-zekat-yerine-gecer-mi/
Borç olarak verdiğiniz parayı fitre veya fidye yerine saymak, İslam’a göre doğrudan mümkün değildir. Fitre veya fidyenin verilmesi, bu borcun silinmesi gibi kabul edilmez. Ancak siz, o parayı geri aldığınızda, o parayı fitre ya da fidye olarak vermeyi tercih edebilirsiniz.
Eğer oruç tutmamışsanız ve bir sağlık problemi nedeniyle ileride de tutamayacağınızı düşünüyorsanız, fidye vermeniz gerekir. Bu fidye, ihtiyaç sahibi kişilere verilmelidir. Ancak, borç verdiğiniz kişiye bu borcu fidye yerine saymak, İslam hukukuna göre doğru bir yaklaşım değildir çünkü fitre veya fidye, ayrı bir ibadet niyetiyle verilmelidir.
Oruç fidyesi, oruç tutamayan ve tutamayacak durumda olan kişilerin, oruç yerine ödemesi gereken bir bedeldir. Bu bedel, fakirlere verilerek onların ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olur. Ancak “borç silmek” ifadesi, oruç fidyesi ile doğrudan bir ilişki taşımamaktadır.
Oruç fidyesi yerine borç silmek, dini açıdan farklı bir konudur. Eğer kişi borçlu ise ve borçlarını ödeme gücüne sahip değilse, bir borcu affetmek veya silmek tamamen borç veren kişinin iradesine bağlıdır. Bu, özellikle İslam’da çok faziletli bir davranış olarak kabul edilir, çünkü borçluya kolaylık sağlamak, onun maddi yükünü hafifletmek sevap kazandıran bir eylemdir. Ancak, oruç fidyesi bir ibadet ve sosyal sorumluluk gereği ödenmesi gereken bir bedelken, borç silmek daha çok gönüllü bir iyilik olarak değerlendirilir.
Sonuç olarak, oruç fidyesi yerine borç silmek dini bir anlamda oruçla ilişkilendirilemez. Ancak, borç silmek hayır işlemek olarak değerlendirilebilir.