Yemini yerine getirmek mi, bozup kefaret vermek mi daha efdaldir?

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

Eyyub peygamberin yemini ve yemininin kefareti

Eyyub peygamberin yemini ve yemininin kefareti

Eline bir demet sap al da onunla vur, yeminini böyle yerine getir. Gerçekten biz Eyyub’u sabırlı (bir kul) bulmuştuk. O, ne iyi kuldu! Daima Allah’a yönelirdi.  (Sâd Suresi 44. ayet)

 Rivayete göre Eyyûb (a.s.) hanımının bir hatasından ötürü sıhhate kavuşunca ona yüz değnek vurmaya yemin etmişti. Halbuki karısının, ona karşı hizmetleri, fedakârlıkları büyüktü. Onun için Cenab-ı Hak, yüz tâne ekin sapından oluşan bir demetle bir kere vurulmasını kâfi görmüştü. Bundan sonraki âyetlerde, peygamberlerin kıssalarından bölümler hatırlatılır.

وَخُذْ بِيَدِكَ ضِغْثاً فَاضْرِبْ بِه۪ وَلَا تَحْنَثْۜ اِنَّا وَجَدْنَاهُ صَابِراًۜ نِعْمَ الْعَبْدُۜ اِنَّهُٓ اَوَّابٌ

Âyet-i kerime, eğer yemini yerine getirmekte bir günah yoksa yerine getirmenin kefaret vermekten daha efdal olduğuna delâlet eder.

İbn Teymiyye şöyle der: “Eyüp aleyhisselâm’ın şeriatinde zaten yemin kefareti yoktu. Eğer olsaydı Allah Teâlâ kefaret vermesini emrederdi.
İbnü’l-Arabî de Teymiyye’den önce aynı görüşü ileri sürmüştür.

Kurtubi, “İbnü’l-Arabî ve benzerlerinin “Eyyûb aleyhisselâm’ın şeraitinde kefaret yoktur.” demeleri sahîh değildir. Zira Eyyûb aleyhisselâm, İbn Şihab’ın rivâyet ettiği hadîste görüldüğü gibi on sekiz sene gibi bir zaman süren hastalığı sırasında iki arkadaşı ona, “Sen öyle bir günah işlemişsin ki biz öyle bir günahı kimsenin işlediğini zannetmiyoruz.” derler. Eyyûb aleyhisselâm, “Sizin ne demek istediğinizi anlamıyorum. Yalnız Rabbim bilir ki bir gün yoldan geçerken iki kişinin ayrı ayrı Allah’ın adı ile yemin ettiklerine şâhid oldum. Eve dönünce onların yeminlerinin keffâretini vereyim de yeminlerini bozdukları takdirde günahkâr olmasınlar diye azmettim.” dedi. Eve dönünce hastalığa yakalandı. Allah’a (c.c.) nida ederek, “Hakikat buna (bu) dert (gelip) çattı. Sen esirgeyicilerin esirgeyicisisin.” (Enbiyâ: 83) dedi.

Bu hadis, Eyyûb aleyhisselâm’ın şeriatinde de kefaretin olduğunu göstermektedir. Ayrıca başkasının yerine ondan izin almadan keffâret vermenin câiz olduğuna ve o adamın üzerinden keffâretin düşeceğine de açık işaret vardır.” der. Ahkam tefsiri C.Yıldırım

BENZER KONULAR:

Answer ( 1 )

    0
    2022-05-20T08:40:43+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Elbette yemini yerine getirmek keffaret ödemekten daha hayırlıdır. Çünkü kişi yemin ederken yapacağı veya yapmayacağı bir şey sebebi ile Allah’ı şahit tutmaktadır. Fakat bazı özel durumlarda keffaret ödemek gerekmektedir.

    Rivayete göre Eyyûb (a.s.) hanımının bir hatasından ötürü sıhhate kavuşunca ona yüz değnek vurmaya yemin etmişti. Halbuki karısının, ona karşı hizmetleri, fedakârlıkları büyüktü. Onun için Cenab-ı Hak, yüz tâne ekin sapından oluşan bir demetle bir kere vurulmasını kâfi görmüştü. Bundan sonraki âyetlerde, peygamberlerin kıssalarından bölümler hatırlatılır.

    Birisi ile küs olmaya yemin etmek de buna örnek olarak verilebilir.

Cevapla