Paylaş
Teşrik tekbiri kazası var mı?
Question
Teşrik tekbiri kazası
Hanefi mezhebine göre teşrik tekbiri vacip olduğu için kazası gereklidir fakat diğer üç mezhebe göre teşrik tekbiri getirmek sünnet olduğu için kaza yedirmezler
CEVAP:
Teşrik tekbiri kazası
Teşrik tekbiri, Zilhicce ayının 9. günü (Arefe günü) güneşin batışından itibaren Zilhicce’nin 13. günü öğle namazının başlangıcına kadar devam eden bir tekbirdir. Teşrik tekbiri, her günün farz namazından önce ve sonra, nafile namazlarda ve Müslümanların birbirleriyle selamlaşmalarında sıklıkla getirilir.
Teşrik tekbiri belirli bir kazası veya telafisi yoktur. Eğer bir kişi, Teşrik tekbirlerini kaçırmışsa veya hatırlamamışsa, telafi veya kazaya bırakması gerekmez. İlerleyen günlerde tekrar Teşrik tekbirlerini getirebilir ve bu ibadeti yerine getirebilir. Önemli olan niyetle ve gönülden tekbirlerin getirilmesidir.
BENZER KONULAR:
Answers ( 2 )
İslam’da, Kurban Bayramı’nın (Eid al-Adha) 10, 11 ve 12. günleri olan teşrik günlerinde özel bir ibadet uygulanır. Bu günlerde her farz namazın ardından teşrik tekbiri getirilir. Teşrik tekbiri, “Allahu Ekber, Allahu Ekber, La ilahe illallah, Allahu Ekber, Allahu Ekber, ve lillahil hamd” şeklinde okunan tekbirlerdir.
Teşrik tekbiri, teşrik günlerinde farz namazların ardından toplu olarak cemaatle getirilir. Ancak bazı durumlarda, teşrik tekbiri kaçırılabilir veya unutulabilir. Bu durumda, bazı İslam alimleri teşrik tekbiri için kaza yapılması gerektiğini belirtirken, bazıları ise teşrik tekbiri için kaza yapılmasının gerekli olmadığını ifade eder.
Genel olarak, teşrik tekbiri kazası hakkında farklı görüşler bulunmaktadır ve bu konuda mezheplere ve alimlere göre değişiklikler olabilir. Dolayısıyla, bir kişi teşrik tekbirlerini kaçırdığı takdirde, mezhebine ve takip ettiği alimlere danışarak hareket etmesi ve ilgili hükümleri öğrenmesi önemlidir. Böylece kişi, kendi inancına uygun olarak hareket edebilir
Teşrik tekbiri, özellikle Kurban Bayramı sırasında, namazlardan sonra ve bayramın ilk gününden itibaren müslümanlar tarafından söylenen “Allahu Ekber” tekbirleridir. Bu tekbirler, bayramın manevi havasını yüceltir ve Kurban Bayramı’na özgü bir ibadet biçimidir.
“Teşrik tekbiri kazası” meselesine gelince, bu konu hakkında farklı görüşler vardır. Teşrik tekbirleri, farz olan bir ibadet olmadığı için, namaz kazası gibi bir durum söz konusu değildir. Yani, teşrik tekbirlerini bir namazın kazası gibi kaza etmek gerekmez. Ancak, bayram namazı sonrası ve Kurban Bayramı’nda bu tekbirleri söylemek sünnettir.
Eğer teşrik tekbirleri bir sebeple unutulmuşsa veya söylenmemişse, bunun bir “kaza” gerektiren bir durum olduğu söylenemez. Ancak, bu tekbirlerin zamanında ve uygun bir şekilde söylenmesi daha faziletlidir.
Sonuç olarak, teşrik tekbirinin “kaza edilmesi” gereken bir durum yoktur, ancak bu tekbirleri vaktinde yerine getirmek önemli bir sünnettir.