Sözlülüğün Hududu (Nişanlıların İlişkileri)

Question

Sözlülüğün Hududu (Nişanlıların İlişkileri)

Sozlulugun Hududu Nisanlilarin Iliskileri

SORU: Nişanlısına takı taktıktan sonra, adete göre erkek selam verir, tokalaşır, bunda seri bir yasak var mı? Yanlarında bir mahrem bulunursa, sohbet yapabilirler mi?

CEVAP: Din adına bu soruyu soran erdemli hanımı (kızı) tebrik ederim. Çünkü o Allah’ın dinini ve şeriatını öğrenip onunla amel etmek istiyor.

Bize düşen şey ise, şunu söylemektir: “Nişanlılık” evlilik değildir. O bir akit de değildir. Dinen karı-koca arasında mubah olan ilişki, nişanlılıkla helâl olmaz. Bu nedenle nişanlı kadın nişanlısına yabancıdır. Evlilik akti yapılıncaya kadar sözlü olan kız, sözlüsüne bağlanmaz. Çünkü söz kesmek ekseri fakihlere göre, evliliğe bir giriştir. O bizzat evlilik değildir. Şunu delil olarak öne sürebiliriz ki sözlüler kadın olsun erkek olsun sözünü feshedebilir. Bu fesih bir boşanma değildir. Evlilik akünde olan haklar, nişanlılık durumunda bahis mevzu olmaz.

İslâm söz kesmeyi meşru kılmıştır ki gençler birbirlerini tanıma ve birbirlerine ısınma fırsatını bulsunlar. Ve bununla taraflar arasında yardımlaşma olsun. Ve bir taraf diğerinin kabul etmeyeceği bir şeyle karşılaşmasın.

İslâm erkeğe, sözlüsünü görmeyi mubah kılmıştır. Rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Sizden biriniz bir kadın isteyince, mümkünse, kendisini onunla evliliğe götürecek sebeplere ulaşıncaya kadar ona baksın.

Yine rivayete göre bir adam bir kadına talip oldu. Peygamber “Ona baktın mı?” diye sorunca, hayır cevabı aldı. Bunun üzerine O “Ona bak, çünkü bu bakış tanışmanızı ve aranızdaki muhabbetin devamını temin edecektir” dedi.

Genç kızın da sözlüsüne bakmaya ve beğenmeye hakkı vardır. Hz. Ömer şöyle buyurdu:

Kızlarınızı çirkin insanlarla evlendirmeyin, çünkü erkeklerin hoşuna giden şey kadınların da hoşuna gider.

Ancak bu görüşmeler haddini aşmamalıdır. Çünkü söz evliliğe bir giriştir, evlilik değildir. Her iki tarafa da evlilik hakkını vermiyor.

Durum böyle devam ettiği sürece, sözlüye sözlüsüyle yalnız kalması haramdır. Çünkü o hala ona yabancıdır. Çünkü aralarında evlilik akti yoktur. Rasûlullah bu konuda şöyle buyurmaktadır:

Allah’a ve ahiret gününe inanan kişi yanında mahremi bulunmayan bir kadınla tek başına kalmasın çünkü onların üçüncüsü şeytandır.

Bu asrın bir belası da nişanlılar arasındaki ilişkilerin yoğunlaşma-sıdır. Bu da kötü akibetler doğuruyor. Bu kötü neticenin en acı semeresini de maalesef kadınlar tadar.

İslâm’ın toleransı sözlünün hediye takdimini ve onunla musafaha etmesini, evlilik için niyet halis olursa uygun görür. Yeter ki kötü bir niyet olmasın. Nitekim konuşması da öyledir. Yani bir mahremin yanında, şerefli bir insanın muhtaç olduğu kadar konuşabilirler. Bunu İslâm uygun görmüştür.

 

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

  1. Muhammed Samir
    1
    2024-12-11T18:55:42+03:00

    “Sözlülüğün Hududu (Nişanlıların İlişkileri)” Türk edebiyatında özellikle geleneksel toplum yapısının ve bireysel ilişkilerin şekillendiği bir konuyu ifade eder. Nişanlılık dönemi, Türk kültüründe genellikle evlilik öncesi bir adım olarak kabul edilir ve bu dönemdeki ilişkilerin sınırları ve kuralları toplumun değer yargıları ve ahlaki kodlarıyla belirlenir.

    Nişanlılar arasındaki ilişkilerde belirli bir nezaket ve sosyal normlara uyma zorunluluğu vardır. Ailelerin onayı, toplumsal baskılar ve dini normlar, bu ilişkilerin şekillenmesinde önemli rol oynar. Nişanlılık, henüz evlilik gerçekleşmeden önceki bir bağlılık aşaması olduğu için, bu dönemdeki etkileşimler genellikle daha dikkatli, temkinli ve sınırlıdır.

    Sözlülüğün hududu, bu bağlamda nişanlıların birbirleriyle olan ilişkilerini tanımlayan bir kavramdır. Nişanlılık, tam anlamıyla evlilik için bir söz verme durumudur, ancak bu süreçteki davranışlar, saygı, sadakat ve güven gibi unsurlarla şekillenir. Türk kültüründe, nişanlılık dönemi, bireylerin evlilik öncesinde birbirlerini tanımaları ve daha derin bir bağ kurmaları için önemli bir süreçtir.

    Nişanlıların ilişkilerindeki hudutlar, hem kişisel tercihler hem de ailelerin beklentileriyle belirlenebilir. Ancak, bu sınırlar her zaman açıkça belirlenmiş olmayabilir ve bireyler arasında bu sınırların nasıl anlaşılacağı, zaman içinde gelişen iletişim ve anlayışla şekillenir.

    En iyi cevap

Cevapla