Paylaş
Karşı cinsle arabaya binmek caiz mi?
Question
Karşı cin iş arkadaşları ile araca binmek günah mı?
Benim nişanlım arabada kendisi (şoför) ve yan koltuğunda bir erkek arkadaşı olması şartıyla karşı cins iş arkadaşlarını yada yolda herhangi birini arabaya almak gideceği yere bırakmak istediğini bunun sevap olduğunu söylüyor acaba bu gerçekten doğru mu ve gerek var mı bunu yapmasına? Nedenlerini yazabilir misiniz Allah razı olsun
CEVAP:
Allah razı olsun, çok güzel ve hassas bir soru sormuşsunuz. Bu tür meseleler, hem İslami edep-adab hem de sosyal hayatın zaruretleri açısından değerlendirilmelidir. Soruya üç yönlü olarak cevap vermek en sağlıklısı olacaktır:
1. İslam’ın Mahremiyet ve Halvet Hassasiyeti
Halvet (baş başa kalmak) yasağı:
Peygamber Efendimiz ﷺ şöyle buyurmuştur:
“Bir erkek, yanında mahremi olmayan bir kadınla baş başa kalmasın. Zira üçüncüleri şeytandır.”
(Tirmizî, Rada: 16; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/18)
Bu hadis, baş başa kalmayı yasaklar. Eğer aracın içinde başka bir mahrem erkek veya kadın varsa, halvet sayılmaz. Fakat bu durum yine de dikkatle ele alınmalıdır. Çünkü dışarıdan bakan bir kişi, kötü zanna düşebilir veya fitneye sebep olabilir.
2. Sevap mı, Fitne mi? Niyet Kadar Sonuç da Önemlidir
Nişanlınız bunu iyilik (yardım etmek) niyetiyle yaptığını söylüyor olabilir. Bu niyet kıymetlidir. Fakat iyi niyetle yapılan bir iş, kötü sonuçlara yol açıyorsa veya dinin sınırlarını zorluyorsa, o zaman niyet tek başına yeterli olmaz.
Peygamberimiz şöyle buyurur:
“Şüphesiz helal bellidir, haram da bellidir. İkisinin arasında şüpheli şeyler vardır… Her kim şüpheli şeylerden sakınırsa dinini ve ırzını korumuş olur.”
(Buhârî, İman: 39; Müslim, Müsâkât: 107)
Araçla karşı cins iş arkadaşlarını bir yerden alıp bırakmak gibi durumlar:
Zorunluysa ve başka çözüm yoksa (örneğin işin gereği ise) geçici olarak caiz olabilir.
Fakat devamlı hale gelmesi, samimiyete dönüşmesi, fitneye sebep olması gibi ihtimaller varsa, sakınmak daha hayırlı olur.
3. Gerek var mı? Edebe ve Aile Mahremiyetine Göre Cevap
Nişanlınız henüz evlenmeden böyle davranıyorsa, evlendikten sonra da bu durumu devam ettireceğini söyleyebilir. Bu da sizin kalbinizde kıskançlık, huzursuzluk ve şüphe doğurabilir. Bu açıdan, şunları düşünmekte fayda vardır:
Gerekli değilse, neden kendini böyle bir sorumluluğa sokuyor?
Bu kişiler başka ulaşım aracı kullanamıyor mu?
İhtiyaçsa, bu yardımı kadın bir arkadaş yapamaz mı?
Ömer ibn Hattab (r.a.) şöyle demiştir:
“Şüphelendiğin bir işe girme! Fitneden kork. Kadınla çok samimiyeti terk et, çünkü şeytan, insanı damarlarda dolaşır gibi kandırır.”
SONUÇ:
Cevap: Eğer arabada halvet oluşmuyorsa, araçta bir erkek daha varsa ve bu durum bir defalık zaruri yardım niteliğindeyse, caiz olabilir. Fakat sürekli hale gelmesi, samimiyetin artması, fitneye yol açması, kıskançlığa sebep olması gibi ihtimaller çok daha büyük sakıncalar doğurur.
Dinimiz her zaman ihtiyatı ve iffeti öne koyar.
Bu tür “iyi niyetli” yardımlar şeytanın vesvese ve süslemeleriyle zamanla fitneye dönebilir. O yüzden gerekmedikçe karşı cinse özel ulaşım hizmeti sunmak doğru değildir.
Tavsiye: Nişanlınızla bu konuda güzel bir dille konuşun. “Ben senin sevap kazanmanı isterim ama bu davranış başkalarının yanlış anlamasına, aramızda kıskançlığa ve hatta şeytanın vesvesesine yol açabilir” deyin. Belki birlikte bir hoca efendiden de görüş alabilirsiniz.
Allah sizi huzurlu, iffetli ve imanlı bir yuva ile buluştursun
BENZER KONULAR:
Answers ( 2 )
Karşı cinsle arabaya binme konusu şu şekilde olursa caiz olur;
Karşı cins yanına oturmayıp arkada oturur ise, arabayı süren kişi (yani nişanlınızın yanında) bir erkek bulunması şartı ile ancak caiz olur. Ki bu da sizin dediğiniz şekil gibidir.
Yani kişi sırf Allah rızası için, yolda kalmış birisine yardım etmek için bunu yapıyor ise elbette sevaptır.
İslam’da karşı cinsle bir arada bulunma ve etkileşimle ilgili konular, özellikle mahremiyet (halvet) ve fitneye yol açabilecek durumlar açısından dikkatle ele alınır. Sorunuz, karşı cinsle arabaya binmenin caiz olup olmadığı, nişanlınızın bu konudaki yaklaşımı ve bunun sevap olup olmayacağı üzerine yoğunlaşıyor. Bu meseleyi İslamî kaynaklara ve fıkhî esaslara dayanarak adım adım açıklayayım:
1. Karşı Cinsle Arabaya Binmek Caiz mi?
İslam’da karşı cinsle bir arada bulunma, özellikle baş başa kalma (halvet) durumunda belirli kurallara tabidir. Halvet, bir erkek ve bir kadının, üçüncü bir kişinin olmadığı bir ortamda yalnız kalmalarıdır ve bu durum, fitneye (günaha veya uygunsuz bir duruma) yol açabileceği için genellikle caiz görülmez. Arabada karşı cinsle yalnız kalmak da bu kapsama girebilir.
Eğer yalnızsanız (halvet durumu): Bir erkek ve bir kadın, arabada baş başa kalmışsa, bu durum fıkhen sakıncalı kabul edilir. Çünkü böyle bir ortam, şeytanın vesvesesine ve fitneye açık bir durum oluşturabilir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir hadisinde şöyle buyurmuştur:
“Bir erkek, yanında mahremi olmayan bir kadınla yalnız kalmasın, çünkü onların üçüncüsü şeytandır.” (Buhari, Nikah, 111; Müslim, Hacc, 424)
Bu nedenle, karşı cins bir iş arkadaşı veya yolda rastlanan bir kişiyle arabada yalnız kalmak, İslamî açıdan uygun değildir.
Eğer üçüncü bir kişi varsa: Sorunuzda nişanlınızın, arabada kendisi ve bir erkek arkadaşıyla birlikte karşı cins birini almaktan bahsettiğini belirtiyorsunuz. Eğer arabada bir üçüncü şahıs varsa, bu durum halveti ortadan kaldırır ve fıkhen caiz olabilir. Ancak, bu durumda da İslamî adap kurallarına dikkat edilmesi gerekir:
Karşı cinsle gereksiz sohbetten kaçınılmalı.
Oturma düzeni, mümkünse mahremiyet sınırlarına uygun olmalı (örneğin, karşı cins arka koltukta oturabilir).
Niyet, samimi ve yardım amaçlı olmalı; fitneye yol açabilecek davranışlardan uzak durulmalı.
2. Nişanlınızın Yaklaşımı: Sevap mı, Gerekli mi?
Nişanlınızın, karşı cins birini arabaya alarak yardım etmeyi sevap olarak görmesi, İslam’da birine yardım etmenin genel olarak teşvik edildiği bir prensibe dayanıyor olabilir. Kur’an-ı Kerim’de ve hadislerde, insanlara yardım etmenin ve iyilik yapmanın sevabı vurgulanır:
Yardım etmenin sevabı: Kur’an’da, “Kim bir iyilik yaparsa, ona onun on katı sevap vardır” (En’âm, 6/160) buyrulur. Yolda kalmış birine yardım etmek, özellikle bir kadının güvenliğini sağlamak, niyet halis olduğu sürece sevap kazandırabilir.
Ancak şartlar önemli: İslam, iyilik yaparken bile fitneye yol açabilecek durumlardan kaçınmayı öğütler. Örneğin, bir kadını arabaya almak, eğer bu durum nişanlınızın eşine (size) rahatsızlık veriyorsa veya fitneye yol açma ihtimali varsa, bu iyilikten vazgeçmek daha uygun olabilir. Çünkü İslam’da, bir iyilik yaparken başka bir zarara yol açmamak esastır.
3. Nişanlınızın Bunu Yapmasına Gerek Var mı?
Bu soruya yanıt verirken, hem İslamî hem de duygusal/ilişkisel boyutları ele almak gerekir:
İslamî açıdan: Nişanlınızın, karşı cins birini arabaya alarak yardım etmek istemesi, eğer halvet durumu oluşmuyorsa (örneğin, yan koltukta bir erkek arkadaşı varsa) ve niyet tamamen yardım amaçlıysa, fıkhen caiz olabilir. Ancak, bu durumun sürekli ve gereksiz bir alışkanlık haline gelmesi, fitne riskini artırabilir. İslam’da “sedd-i zerai” (kötülüğe götüren yolları kapatma) ilkesi gereği, böyle durumlarda temkinli olmak önerilir.
Duygusal açıdan: Nişanlılık dönemi, evliliğe hazırlık sürecidir ve bu süreçte eşler arasında güven ve saygı çok önemlidir. Eğer nişanlınızın bu davranışı size rahatsızlık veriyorsa, bunu açıkça ifade etmeniz ve onunla bu konuda konuşmanız önemlidir. İslam, eşler arasında karşılıklı rıza ve huzuru ön planda tutar. Nişanlınızın, sizin rahatsız olabileceğiniz bir durumu göze alarak ısrarcı olması, ilişkisel açıdan sorun yaratabilir.
4. Nedenler ve Öneriler
Nişanlınızın bu davranışı sergilemesinin olası nedenleri şunlar olabilir:
İyi niyet: Gerçekten birine yardım etmeyi sevap olarak görüyor olabilir.
Alışkanlık veya sosyal norm: Bazı kişiler, yolda birini gördüğünde yardım etmeyi bir nezaket veya alışkanlık olarak görebilir.
Farkındalık eksikliği: Nişanlınız, bu durumun size rahatsızlık verebileceğini veya İslamî açıdan riskli olabileceğini tam olarak düşünmemiş olabilir.
Öneriler:
Açık iletişim kurun: Nişanlınızla, bu durumun sizi neden rahatsız ettiğini nazikçe paylaşın. Örneğin, “Bu durum beni biraz rahatsız ediyor, çünkü hem İslamî açıdan hem de duygusal olarak hassas bir konu” gibi bir ifade kullanabilirsiniz.
İslamî sınırları hatırlatın: Eğer nişanlınız bu konuda dini hassasiyet taşıyorsa, halvet ve fitne risklerini nazikçe hatırlatabilirsiniz. Bir ilahiyatçıya veya güvenilir bir hocaya danışmayı önerebilirsiniz.
Alternatif çözümler düşünün: Örneğin, nişanlınız birine yardım etmek istiyorsa, karşı cins yerine aynı cinsiyetteki kişilere yardım etmeyi tercih edebilir. Veya yardım ederken, sizin de rızanızı alacak şekilde hareket edebilir.
Güven ve rıza ön planda olsun: Nişanlılıkta, eşlerin birbirine karşı hassasiyet göstermesi önemlidir. Nişanlınızın, sizin rahatsız olduğunuz bir konuda ısrarcı olmaması, ilişkinizin sağlıklı ilerlemesi için gereklidir.
5. Sonuç
Karşı cinsle arabaya binmek, eğer halvet (yalnız kalma) durumu yoksa ve adap kurallarına uyuluyorsa caiz olabilir, ancak temkinli olmak önemlidir.
Nişanlınızın yardım etme niyeti güzel olsa da, bu davranışın sürekli olması veya size rahatsızlık vermesi durumunda, bu konuyu açıkça konuşmanız ve ortak bir çözüm bulmanız en doğrusudur.
İslam’da sevap kazanmak için pek çok yol vardır; bu nedenle, fitne riski taşıyan bir durumda ısrarcı olmak yerine başka iyilik yolları tercih edilebilir.
Allah sizden razı olsun. Eğer daha fazla sorunuz varsa veya bu konuda başka bir detay istiyorsanız, lütfen belirtin.