Paylaş
Eski dinlerde hac ibadeti
Question
Eski Dinlerde Hac
Kabileci, milli ve evrensel dinlerin hepsinde kutsal kabul edilen mekânlar ve bu mekânların ziyareti söz konusudur. Yakındoğu’da, milattan önce II. binyıldan itibaren hac yerleri özellikle vahalarda ve şehir kültürünün bulunduğu yerlerde teşekkül etmiştir. II. binyılın üçüncü çeyreğinde Babilonya’da Nippur, Asur’da Ninova bu türden ziyaret yerleriydi.
Hititler’de kral, başrahip sıfatıyla her yıl kış mevsiminde krallığın büyük ibadet merkezlerini ziyaret ederdi. Eski Çin’de bilinen ilk hac merkezleri T’ai-shan, Hua-shan, Hêng-shan, Non-yushan ve Sung-shan adlarını taşıyan beş dağdı. Hem Taoistler hem de Budistler bu dağların üzerinde tapınaklar inşa ettiler; buralar zamanla oldukça önemli hac merkezleri oldu.
Hinduizm’de de hac ibadeti vardır. Hint yarımadasının Aryalar’ca istilası ve Hindu tapınaklarının inşası ile birlikte ziyaret edilecek yerlerin sayısı da artmıştır. Ortaçağ’lara doğru hac için uzak yerlere gitmek gelenek halini almıştı. Yıkandıktan sonra hac görevini ifa etme yanında kutsal mekânın çevresinde dönmek de (tavaf) haccın unsurlarından biriydi. Hinduizm’de Benares’i ziyaret etmek ve Ganj nehrinde yıkanmak, ölümden sonra yeniden dünyaya gelişte daha mutlu olma ümidini vermektedir.
Budizm’de hac ziyareti, Buda’ya ait mekânlarla ondan kalanların bulunduğu yerlere yapılır.
Budizm’de hacla ilgili en eski belgeler Kral Aşoka’nın fermanlarıdır. Aşoka, tahta geçişinin onuncu yılında “dharmayatra” (doğruyu, gerçeği bulmak için yapılan yolculuk) yaparak Buda’nın aydınlanmayı elde ettiği yere yani Bodhi Gaya’ya (Bodh Gaya, Buddh Gaya, Buddha Gaya) gittiğini söyler. Aşoka’dan günümüze kadar Bodhi Gaya Hindistan’da Budistler’in en önemli hac yeridir. Bunun dışında hac için ziyaret edilen yerler Nepal’deki Siddhartha Gautama (Buda’nın doğum yeri Lumbini), Buda’nın ilk vaazını yaptığı Benares yakınlarında bulunan Samath’daki Geyik Parkı (İsipatana) ve Buda’nın Nirvana’ya ulaştığı yani öldüğü yer olan Utar Pradeş’teki Kuşinagara’dır.
Japon geleneğinde hem Şinto’ya hem Budizm’e ait çeşitli hac yerleri vardır. Japonlar’ın junrel dedikleri hac, çeşitli yerlerdeki ziyaret merkezlerinin belli bir sıra ile gezilmesini ifade etmektedir. Bir diğer hac şekli ise sadece bir tek yere yapılan hacdır. Ise’deki tapınak Şintoizm’in en yüce ilahına adanmış Şinto hac yeriydi. Japonya’daki Budist hac mekânlarının çoğu Budist keşiş ve zahitlerinin zühd hayatı yaşadıkları yerlerdir.
Helenist-Roma dönemine kadar Mısır dininin her devresinde hac ibadeti mevcuttu. Belli başlı hac yerleri Delta’daki Dedu veya Busiris ile (Osiris’in evi) kedi başlı tanrıçanın tapınağının bulunduğu yine Delta’daki Bubastis idi.
Suriye’de Byblos, Aphaka, Tyr, Heliopolis (Ba’lebek) ve özellikle Hierapolis önemli hac merkezleriydi. Bilhassa Romalılar döneminde çok sayıda yabancı uzak ülkelerden buraları ziyarete geliyordu.
Answer ( 1 )
Eski dinlerde hac ibadeti, farklı inanç sistemlerinde, kutsal kabul edilen yerlerin ziyaret edilmesi veya bu yerlerde ibadet edilmesi anlamına gelir. Eski dinlerdeki hac uygulamaları, çoğu zaman belirli bir tanrıya, tanrıçalara veya kutsal kabul edilen mekanlara adanmıştı. Her bir dinin, hac ile ilgili farklı anlayış ve ritüelleri vardı. İşte bazı örnekler:
1. Antik Mısır Dini
Mısır dininde hac kavramı, genellikle tapınaklara yapılan kutsal ziyaretleri içeriyordu. Özellikle, Mısır’da tanrı Ra’nın kutsal şehri Heliopolis ve diğer önemli tapınaklar, hac için gidilen yerlerdi. Ayrıca ölülerin tanrısı Osiris’e adanmış yerler de kutsal kabul edilirdi.
2. Antik Yunan Dini
Antik Yunan’da hac ibadeti, genellikle tanrılara adanmış tapınakları ziyaret etmek şeklinde gerçekleşirdi. Delphi gibi kutsal bölgelerde, tanrı Apollon’a adanan festivaller ve oraklamalar yapılırdı. Ziyaretçiler, tanrılarına olan bağlılıklarını göstermek amacıyla bu yerlere hediyeler sunar ve ritüellere katılırlardı.
3. Antik Roma Dini
Roma’da, hac ibadetleri genellikle Roma’nın önemli tapınaklarına ve tanrılarına yönelikti. En bilinen hac yerlerinden biri, Roma’daki Pantheon Tapınağı ve diğer büyük tanrı tapınaklarıydı. Roma İmparatorları da Tanrıların öfresinden korunmak ve halkın güvenini kazanmak amacıyla bu tür ritüellere katılırdı.
4. Mezopotamya Dini
Eski Mezopotamya’da, özellikle Babil ve Sümer şehirlerinde, halk tanrılarıyla iletişim kurmak amacıyla kutsal yerlere seyahat ederdi. Örneğin, Babil’deki Marduk Tapınağı gibi kutsal alanlar, hac amacıyla ziyaret edilirdi. Ayrıca Sümer’de Ur kentindeki tanrı Nanna’ya adanmış tapınaklar da hac için önemli merkezlerdi.
5. Hindizm
Hindizm’de hac ibadeti çok önemli bir yer tutar. Özellikle, Ganj Nehri gibi kutsal alanlara yapılan ziyaretler, kişinin ruhsal arınma ve kurtuluş arayışına katkı sağlar. Ayrıca, Hindistan’ın çeşitli tapınakları ve kutsal şehirleri de hac amacıyla ziyaret edilir.
6. Semavi Dinlerden Öncesi
Zamanla, özellikle Semavi dinler (Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam) hac kavramını daha belirgin hale getirmiştir, ancak eski pagan inançları ve halk dinlerinde hac, her bir toplumun dini kültürüne göre şekillenen bir ritüel olarak yer almıştır.
7. Zerdüştlük
Eski Zerdüştlük inancında da kutsal ateş tapınakları ve özellikle Pers İmparatorluğu’ndaki büyük tapınaklar, inananlar tarafından ziyaret edilirdi. Zerdüştlükte, ateşin kutsal sayılması nedeniyle bu tapınaklar hac yapılacak yerler olarak kabul edilirdi.
Eski dinlerde hac, sadece dini bir uygulama değil, aynı zamanda toplumsal bir gelenek ve bireylerin dini kimliklerini pekiştiren önemli bir ritüel olarak da önemli bir yer tutuyordu.