Dinde Zorlama Yoktur Ne Demek

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

Dinde Zorlama

Dinde Zorlama Yoktur Ne Demek

SORU: Allah şöyle buyuruyor: O halde sen, inanmaları için insanları zorlayacak mısın? (Yunus/99)

Bununla beraber biz biliyoruz ki İslâm tarihinde ülkeler dinin yayılması için fethedilmişlerdir. Burada zorlama yok emriyle kılıçla İslâm’ın neşri arasında bir çelişki yok mu? Fethedilen ülkelerin ahalisi; İslâm, savaş veya haraç verme arasında tercih yapmaya mecbur bırakılıyorken, dinde zorlama yok hükmü nasıl izah edilebilir?

CEVAP: Allah Teâlâ Yunus suresinde şöyle buyuruyor:

De ki: “Ey insanlar! Size rabbinizden Hak (Kur’an) gelmiştir. Artık kim doğru^ yola gelirse, ancak kendisi için gelir. Kim de saparsa, o da ancak kendisi aleyhine sapar. Ben sizin üzerinize vekil değilim.” (Yunus 108)

Yani ben Allah tarafından sizin işlerinize vekil değilim, sizin üzerinizde bir zorba da değilim. Sizi iman etmeye zorlayacak ve küfürden zorla menedecek de değilim. Sizin zarar ve kâr etmenize de yetkili değilim. Ben ancak bir müjdeleyici ve bir korkutucuyum. Dileyen inanır, dileyen inanmaz.

Yine Allah (c.c) Yunus suresinde şöyle buyuruyor:

Rasûlüm! Eğer rabbin dileseydi, yeryüzündekilerin hepsi elbette iman ederlerdi. O halde sen, inanmaları için insanları zorlayacak mısın? (Yunus/99)

Yani eğer rabbin dileseydi, herkesi mü’min olarak yaratabilirdi. Ancak O’nun hikmeti böyle istedi. Kimisini salih, kimisini de günahkar yarattı. Allah şöyle buyuruyor:

Şüphesiz biz ona (doğru) yolu gösterdik. İster şükredici olur, ister nankör. (İnsan/3)

Yani ey Peygamber! Senin insanları zorla dine girdirme yetkin yoktur. Bu senin üzerine vazife değildir. Bu bize Allah’ın şu sözünü de hatırlatıyor:

Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tağutu reddedip Allah’a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir. (Bakara/256)

Bu ayetin nüzul sebebi şudur: Ensar’dan Beni Salim b. Avf dan, Husayn isimli sahabinin iki tane hristiyan oğlu vardı. O onlara İslâm’a girmeleri için baskı yaptı. Bunun üzerine çocuklar Hz. Peygamber’e gelerek babalarından şikâyet ettiler. Rasûlullah (s.a) onu bundan alıkoydu. Ancak babalan, çocuklarını müslüman olmaları için zorlayacağını söyledi. Ardından da ‘Göz göre göre benden olan bir parçanın ateşe girmesine nasıl göz yumarım?!’ dedi. Bunun üzerine bu ayet-i kerime nazil oldu.

Reşit Rıza bu ayetin tefsirinde şöyle diyor:

Din kılıç zoruyla yayıldı diyen İslâm düşmanlarının veya sözde İslâm’ın bazı cahil dostlarının iddialarının aksine, dinin hükmü budur. (Yani dinde zorlama yoktur). Onlara (din düşmanlanyla, dinin cahil yanlılarına) göre dinin sağ elinde kılıç vardır, onu kabul eden kurtulur, ona karşı çıkan kılıçla baş başa kalır. Yani boynu vurulur!

Hz. Peygamber (s.a) Mekke’de namazını bile gizli kılarken insanlar İslâm dinine kılıç zoruyla mı girdiriliyordu? O günler öyle günler idi ki, müşrikler müslümanlara çeşitli işkenceler yapıyorlardı, bununla beraber hiç bir çare bulamadılar. Ta ki Rasûlullah (s.a) ve müslümanlar hicret etmeye mecbur kaldılar. Yoksa onlar İslâm Medine’de aziz ve galip olduktan sonra mı kılıç hükmetti diyorlar?

Şeyh M. Âbduh şöyle diyor:

İman dinin aslıdır. Onun cevheri ise, nefsin izanından ibarettir. İzanın da zorla olması muhaldir. İzan ancak delil ve beyanla olur. Allah (c.c) şöyle diyor:

Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır.

Yani bu din doğruluk, hidayet ve kurtuluştan ibarettir. Nurlu yolda yürümekten ibarettir.

Reşit Rıza da şöyle diyor:

Allah’ın “Dinde zorlama yoktur” sözü İslâm dini’nin büyük kaidelerinden biridir. İslâm’ın siyasal rüknünden bir rükündür. O hiç kimseyi zorla dine sokmayı caiz görmez. Ve yine birisini ondan çıkarmaya da izin vermez.

Biz kuvvet sahibi olduğumuz sürece bu kaideyi korumaya, bu rüknü yerinde tutmaya çalışmalıyız. Dinimizi bozmak isteyenlere karşı, nefsimizi ve dinimizi bu kaide ile korumamız lazımdır. Bize saldırana karşı kendimizi korumamız ve rabbimizin yoluna hikmetle güzel meviza ile davet etmemiz, muhaliflerle en güzel şekilde mücadele etmemiz gerekir. Doğruluğun, eğrilikten ayrıldığını burhanla (delille) bilmeliyiz.

Bu itibarla dinde cihad bizzat istenen bir şey değildir. Yani cihad dinin aslı, cevheri değildir. O ancak dinin bir kalkanıdır. Cihad din için zaruri bir koruyucudur, avamın (cahillerin) zannettikleri gibi değil. Çünkü onlar din kılıçla kaimdir diye iddiada bulunmuşlardır. Onlar cihad bizzat istenilen bir şeydir sanıyorlar. Halbuki Kur’an onların aleyhinde şahitlikte bulunmaktadır:

Allah inananların dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. İnkar edenlere gelince, onların dostları tağuttur. (Bakara/257)

Bu ve buna benzer ayetler gösteriyor ki, hidayet ancak Allah’ın dilemesiyle olur. Şüphelerden kurtulmak da zorlamakla değil ancak nurlu delillerle olur.

İslâm’da cihad, düşmanlığı bertaraf etmek ve düşmanın hücumunu durdurmak ve hakkı geri almak, mazluma yardımda bulunmak, gasbedilen şeyi hür bir hale getirmek, dava yolundaki engelleri kaldırmak, veyahut halkın dinine engel olan bir fitneyi yoketmek için yapılır. Eğer burada bazıları din adına, zorlama ve tedhişte bulunursa, bu dinin bir ayıbı değildir. Bu ayıp dini kötü kullanana aittir.

Allah Rasûlü hakkında şiir söyleyen şairlerin büyüğü olan Ahmed Şevki ne güzel söylemiştir. (Allah ondan razı olsun). Dediler ki sen gaza yaptın

Halbuki Allah’ın peygamberleri hiç bir kimseyi öldürmek

veya kan dökmek için gönderilmediler.

Kalemden sonra kılıçla feth yapılmış demek bir cehalet, bir saptırma ve bir safsatadır.

Şerre iyilikle karşılık versen neşv u nema bulur. Şerre şerle mukabelede bulunsan kesilir yok olur. İslâm davetinde zorlama yoktur. Ancak zulmün karşısında durulur ki zulüm yok olsun.

Answers ( 3 )

    2
    2022-02-04T09:00:36+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Dinde zorlama yoktur ayetinde verilmek istenen mesaj nedir

    SelamunAleyküm yüce dinimiz islamda zorlamanın olmadığı bakara suresinin bir ayetinde belirtildiği gibi herkes tarafındanda bilinmektedir Kuran da ve hadisler yoluyla bildirilen şeriatımızda bazı cezalar uygulanmaktadır ne bir hadiste ne bir ayette namaz kılmayını hapise atın öldürün gibi cezalar yoktur ama 4 mezhep imamına göre yapılması gerekir peygamberimizin uygulamadığı bir cezayı ve kuran la çelişen bu cezayı uygulamak kimin haddinedir namaz Allahu Teala ve kul arasındadır Kuran dinde zorlama yoktur derken peygamber efendimiz güler yüzlü şefkatli bir kişiliğe sahipken onun araciligyla inen barış dini olan islam nasıl bu kadar zalim bir din gibi gösterilir bu ceza şeriatın neresinde vardır açıklarmisiniz lütfen 4 mezhep imami bu cezayi hangi ayetten ve hadisten kaynak edinerek oluşturmuştur?

    Cevap:

    Dinde zorlama yoktur ayeti mümin olmayan insanlari müslüman olmaları için baskı yapmayın anlamına gelir diyen bircok alım vardır . Peygamber efendimiz zamanında namaz kılmayan müslüman yoktu . Peygamberimiz ahirete göç ettikten sonra farklı farklı meseleler vuku bulmaya başladı . O zamanın halifeleri yada alimler bu farklı meseleler için önce Kur’an’a sonra sünnete başvurdular . Meselenin cevabı her iki kaynaktada bulunmadiginda kendi görüşlerini beyan ederlerdi.

    Benzer Konular:

    En iyi cevap
    1
    2023-01-08T16:28:29+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Dinde Zorlama Var mıdır

    Selamün aleyküm uzatmadan soruma geçmek en iyisi hani derler ya dinde zorlama yoktur diye ancak bir Tevbe suresi 29. ayette “Kendilerine kitap verilenlerden, Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın ve Resûlü’nün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini (İslam’ı) din edinmeyenlerle, küçük düşürülüp cizyeyi kendi elleriyle verinceye kadar savaşın. ” deniyor buna göre dinde zorlamamı vardır? İyi günler.

    0
    2023-12-26T14:00:20+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Tevbe suresi 29. ayet, İslam’ın din değiştirme konusundaki tutumunu ortaya koyan önemli bir ayettir. Bu ayet, ehl-i kitaptan olan ve aşağıdaki vasıfları taşıyan kimselerle savaşılmasını emretmektedir:

    Allah’a ve ahiret gününe inanmayan
    Allah’ın ve Peygamberinin haram kıldığını haram tanımayan
    Hak dini (İslam’ı) din edinmeyen
    Bu ayette geçen “cizye” kelimesi, İslam devletine bağlı olarak yaşayan gayri müslimlerden alınan bir vergidir. Bu vergi, gayri müslimlerin, İslam devletinin koruması altında yaşamalarına ve özgürce ibadet etmelerine olanak tanımaktadır.

    Bu ayetle ilgili farklı yorumlar bulunmaktadır. Bazı alimler, bu ayetin, ehl-i kitaptan olan ve yukarıdaki vasıfları taşıyan kimselerin, İslam’a zorla dönüştürülmesini emrettiğini söylemektedirler. Bu yoruma göre, bu kimseler, İslam’ı kabul etmedikçe, savaşılmakta ve cizye vermek zorunda bırakılmaktadırlar.

    Diğer alimler ise, bu ayetin, sadece savunma amaçlı bir savaş emrini içerdiğini söylemektedirler. Bu yoruma göre, ehl-i kitaptan olan ve yukarıdaki vasıfları taşıyan kimseler, İslam devletine karşı savaş açarlarsa, onlarla savaşılmakta ve cizye alınmaktadır.

Cevapla